• sözlük
  • dictionary
  • wörterbuch
  • çeviri
Genel Arama
Çeviri
Eski Arayüz
Web Arama
KELİME
     

Google Translate
KELİME
     
Dil Seçimi
»
|

Osmanlıca » Türkçe Yukarı
AYN-ÜR RIZÂ Rıza gözü. Kusuru görmeden bakan muhabbet gözü.

Osmanlıca » Türkçe İlişkili Sonuçlar Yukarı
İMAM-I ALİ RIZA (Hi: 153 de Medine-i Münevvere'de doğmuştur.) Eimme-i İsnâ Aşer'in yedincisidir. İmam-ı Musa Kâzım'ın oğludur. Tus; yani Meşhed'de medfun olup kabri ziyaretgâhtır. (R.A.)
RIZA Memnunluk, hoşluk, razı olmak. * İstek, arzu. Kendi isteği.
RIZA-CU f. Allah'ın rızasını arayan. Razı etmeyi gaye edinen.
RIZA-DÂDE f. Razı olmuş, kabul etmiş.
RIZA-YI BÂRİ Allah'ın rızası.
RIZA-YI İLÂHÎ Allah'ın kulundan memnun olması. Her hangi bir hareketinde mü'minin en yüksek derecesi.(Rıza-yı İlâhî ve iltifat-ı Rahmanî ve kabul-ü Rabbanî öyle bir makamdır ki; insanların teveccühü ve istihsanı, ona nisbeten bir zerre hükmündedir. Eğer teveccüh-ü rahmet varsa yeter. İnsanların teveccühü, o teveccüh-ü rahmetin in'ikası ve gölgesi olmak cihetiyle makbuldür. Yoksa arzu edilecek bir şey değildir. Çünkü kabir kapısında söner, beş para etmez. M.)
RIZA-YI TARAFEYN İki tarafın isteği.